4 Ocak 2010 Pazartesi

42

Tamamen biyolojiğiz, böyle düşünüyorum. Herşey tamamen biyoloji. Öleceğiz biyolojiklikten hatta.
Öyle ki akla sahip olmayı başarabilen ırk ilk biz olmuşuz evrimleşe evrimleşe. Balık falan da olabilirdi mesela. (Tekrar okudum da yazımı, belki onların da vardır da saklıyorlardır, belli olmaz.)
Şimdi biz akıla kavuştuk, sonra geliştik, teknoloji falan. Teknoloji gelişince doğa bozuluyor. Tamam bozmamak önemli çünkü çok güzel, biyoloji güzel zaten. Ah o ağaçlar, çiçekler, yeşil...
Ama iki seçenek olsa: 1) İnsan ırkı hiç gelişemeyecek fakat doğa her zaman ki güzelliğinde kalacak, 2) İnsan ırkı bilim, teknoloji de doruğa ulaşacak ama doğa yok olacak.
2.yi seçerdim. Çünkü bu aklın evrimler sonucu bize bahşedilmiş bir şans olduğunu düşünüyorum, bunu kullanmalıyız, boşver biyolojiyi. önemli olan felsefe, kafaya takılan sorular. Aklı kullanıp, çözümler bulmak lazım, bir çeşit borç. 
Avatar'ı izledim bugün. Ne teknoloji. Göğsüm kabardı gerçekten.
Şimdi bir de şu var ki insanız, üzüntüler, mutluluklar, korkular falan. Yani duygular. Hani biyolojiktik? Kahretsin ki bu akıl gelirken bir de duyguları getirmiş ve diyorum ki eğer duygularımız varsa eh mani olamayız ki, onlarla yaşayacağız. Aşık da olucam, nefret de edicem. 
İnsan ırkı duygusuz olamaz. duygusuz olmaya da çalışmamalı.
GELİŞ EY TEKNOLOJİ, BEN ÖLMEDEN GİT YOLUNUN SONUNA, IŞIK TUT ŞU KARANLIĞIMA..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder